Rumeli vilayetleri, Avrupali büyük devletlerin Osmanli Imparatorlugu'na nüfuz mücadelesinin ön cephesiydi. 1872'de Baron Hirsch'le imzalanan demiryolu imtiyaz sözlesmesiyle payitaht Istanbul'dan Viyana'ya ve Bati Avrupa'ya uzanan hattin insasi basladi. Selânik limanini Vardar ve Üsküp ovalarina baglayan Manastir hatti,ana hat olmasa da buralarin tarim ürünlerini dünya pazarlarina tasiyacagi için önem tasiyordu. Osmanli ordusunda görev yapan Goltz Pasa bu güzergâh boyunca bir seyahate çikti. Seyahat notlarinda hem yöreyi tanitti hem de bu hattin yaratacagi ekonomik hareketliligi anlatti. Kitabiyla Alman okuyuculara, Alman sermayesinin Dogu'da yaptigi büyük yatirimlardan birini tanitmayi amaçliyordu. Goltz Pasa'nin usta bir gazeteci gibi, gördüklerini tarih, etnoloji, sosyoloji ve istatistik verileriyle ördügü metni, yüz yil önce tarihe karisan Osmanli Rumelisi'nin ayrintili bir tablosunu çiziyor.