özgörevlerinin bilincinde olmayan toplumlar, bu bilinçte olanların projelerine araçlık ederler. Ozgörevinin farkında olan ve buna uygun vizyon geliştiren bir toplum, çocuklarına misyon olarak sadece var olanı korumayı, örneğin bir ekmek sahibi olmayı yüklemez. Bu zaten olması gerekendir, öyleyse, eğitim çocuklara küreselleşen kapitalizmin sadık bendeleri olmayı değil, en azından dünya ulusları içinde saygın bir yer edinmeyi hedef olarak yüklemelidir. Atatürk bu hedefi "çağdaş uygarlık düzeyinin üstü" olarak belirlemişti. Bu hedefe olan inanç kalmamıştır. Bu kitapta yazılanlar bunun nasıl olduğunu, eğitimin bir mankurtlaştırma sürecine nasıl dönüştüğünü anlatıyor. Eğitim politikaları, eğitim sosyolojisi ve jeokültür konularıyla ilgilenenlere önerilecek bir kitap. Tanıtım Metni